Oflu Şiirleri / Sessiz Liman


Sessiz Liman


Yusuf’un gömleği arkadan yırtıldığı gün
çatlamıştı duvarları Tac Mahal’in!
kalanını ben tekmelemiştim ustasına lânet ederek;
terk edip devlet-i sevdayı
kırdım aşk mürekkebiyle dolu kalemimi
sonunu bilmediğim yollara vurdum yangına küskün bedenimi
Züleyha’ ya inat!

Heyhat!
Kurtlara kurulmuş bir sofrada çakallar servis yapıyorsa;
baykuşlar orkestrasının damgasını vurduğu geceye
sırtlan naralarının gölgesi düşer
Rast makamında!


- Huşû mu kaldı?
Nâs suresini okuyorum!
Hannas şekillenmiş
vesvese, dâvudî bir sesle yankılanıyor
delikanlı kayalar üzerinden.
Gerçi, teneke kupada sunulmazdı zehir
gösterişli olmalı, acıtmamalı
bal tadında olmalıydı!

- Lût kavmini helâk edenden daha mı az
Meydan / ban / da / kiler ?
Hem
henüz yarısı bile yarı yoldayken!


- Kirlenmiş bedeni temizler de bir kova su
- Ruhtaki kirlenmeye yetmiyor;
- Niagara şelâlesi!



Sana bozdum tövbemi son kez!



- Sen;
Havva olsan
haram lokmayı tattırmak için bahçe duvarına tırmanacak şeytanlar
saçlarından daha çok olacak!

- Aişe olsan
türlü iftiralara uğrayacaksın modern çağın bedevi zihniyetlerince
bitti Hükmü İlâhî, kesildi vahiy
getirmeyecek Cibrîl seni temizleyecek âyeti;
yalnızsın!

- Leylâ olsan
çöldeki kum tanelerince Mecnûn olacak peşinde!

- O kadar çok kardeşin olacak ki
Yakup babanı kıskanacak!
Seni korumaya soyunacak âlemin yiğitleri
öyle ya;
hepsi Anadolu delikanlısı!

- Hasret mi var gözlerinde?
Keyhüsrev` lerin istîlâsını atlatabileceksen eğer
Bâbil sarayının bahçelerinde dolaş;
sağda Artemis tapınağı
solda Zeus heykeli.
İskenderiye feneri aydınlatıyor Keops`un mumyalanmış bedenini
zamana inat!

- Emir Rab’den!
Ama İbrahim imar etti o kutlu mâbedi;
ustası beşer
kıblesi insanlığın ebede dek;
kim sâhip ki ona
sana sunabilsin?

- Uğrunda saray yaptırılan Belkıs’ın
tahtına mı oturmak istiyorsun? ;
Billur kristalleri su sanıp eteğini toplamak
şaşırmak mı?
Süleyman’ın mührü kimin elinde ki cinlere hükmetsin?
yaşayan mı var o büyük sultan kadar!


- Ben;
tövbemi sana bozdum
son kez sana bozdum yâr! ;

Ne yeni bir yıkıma katlanır bu yürek
ne yeni bir tövbeye daha kalır an.
İsrafil sûr’a
güneş doğudan batmaya hazır
bitmekte artık zaman;


- Gel artık! ;
Son gemiyi uğurluyor
bu sessiz liman…



Oflu / Mehmet Emin Türkyılmaz
İstanbul - 2005

(Not: Her sitede adımın ve şiirlerimin olmasını istemediğim için; yazılı izin alınmaksızın şiirlerimin tek tek ya da blok olarak kendi kayıt ettiğim sitelerin dışında yayımlanmasına izin vermiyorum.)







Yorumlar
İçerik yoruma kapalıdır.


Yorum Yapın

Ad Soyad: Yorumunuz:
E-posta:
Tarih:
28.3.2024 11:50:47
 


 
 

 
 

 
 
 
 
 
 




Bu site Kişisel Yazar Web Tasarım projesi ile oluşturulmuştur.