|  | Şiirimizde Yeni ve Yenilik-2 " Aşık ve Bulaşık " / Mustafa CEYLAN 
 
 “Şiirimizde Yeni ve Yenilik-I” (Marangoz ve Dondurmacılara)başlıklı yazımızın 
son bölümünde;AŞIK ve OZAN konusuna girmiş ve demiştik ki:
 
 İyisi mi 
gelin yol yakınken dönün bu sevdadan.
 Ya da;
 Kendinizi donanımlı hissedene 
kadar az – biraz çıraklık yapın bir ustaya. Gerçek halk ozanı ve halk 
aşıklarından ders alın arkadaş!
 
 Sizler var ya, doldurmacılar kadar dahi, 
dondurmacılar kadar dahi olamadınız. Yazıklar olsun. Bırakın bu ozan ve aşık 
isimlerini gerçek hak edenlere !
 
 Bu yazı dizisi hiç bitmeyecek ve her 
hafta sizlerden birkaç tanenizi gün ışığına çıkara çıkara devam 
edecek.”
 
 Evet, dediğimizi yapıyoruz işte.
 Bu ilk incelememizde 
Antoloji com sitesinde adının başında AŞIK bulunan şairleri ele alacak ve aşıkla 
bulaşık arasındaki farkı sergilemeye çalışacağım.
 
 A-GENEL BAKIŞ
 
 Antoloji com sitesinde adının başında AŞIK 
bulunan 5 sayfada toplam 144 şair ismi bulunmakta. Bu isimlerden; Soyadı “Aşık” 
olan isimleri bir kenara bırakarak;
 
 “Telif hakları yasası” sebebiyle 
şiirlerine yer verilemeyen yada hiç şiiri bulunmayan Aşık isimleri şunlar 
olduğunu görmekteyiz:
 
 1-Aşık Muradi, 2-Aşık Gözübenli, 3-Aşık Dermani, 
4-Aşık Mehmet, 5-Aşık Ozan İsa Oğuz, 6-Aşık Zülali, 7-Aşık Mustafa Tülbür, 
8-Aşık Ayar, 9-Aşık Ziya Şahin, 10-Aşık Larendeli, 11-Aşık Mevlevi, 12-Aşık 
Zevraki, 13-Aşık Eray, 14-Aşık Yener, 15-Aşık Rıza Dehani, 16-Aşık İsmail Daimi, 
17-Aşık Fezai, 18-Aşık Batmani, 19-Aşık Orhun-i Şerif, 20-Aşık Hüdai, 21-Aşık 
sefil Selimi, 22-Aşık Yekdâhi, 23-Aşık Ümmani, 24-Aşık Serkan, 25-Çukurovalı 
Aşık Karamehmet, 26-Aşık Mert, 27-Aşık Mert, 28-Çırmıktılı Aşık, 29-Aşık Özgür, 
30-Aşık Keko, 31-Aşık Cemocan, 32-Kerem Aşık, 33-Aşık Davut Sulari, 34-Aşık 
Efkari, 35-Aşık Cevat, 36-Aşık İstanbul, 37-Aşık Naci, 38-Aşık Meftuni, 39-Aşık 
Derviş Hasan, 40-Dev Aşık, 41-Aşık Muhammet, 42-Aşık Turabi, 43-Aşık Furkan, 
44-Aşık Dermani, 45-Aptal Aşık, 46-Meçhul Aşık, 47-Aşık Charlie, 48-Aşık Emrah 
Can, 49-Aşık Veysel, 50-Simkas Aşık, 51-Şizofren Aşık, 52-Bahşılılı Aşık 
Hidayet, 53-Aşık Utavlı, 54-Aşık Şair, 55-Uruşlu Aşık Şefkati, 56-Aptal Aşık, 
57-Aşık Veli Canani, 58-Senem Aşık, 59-Aşık Mehmet Özcan, 60-Aşık Şefik, 
61-Aşıkların Aşığı, 62-Aşık_Mehmet 63-Aşık Çimenoğlu
 
 Şiirlerinde herhangi 
bir engel bulunmayıp, yayınlanan AŞIKLAR ve şiir sayılarının da;
 
 1-Aşık 
Ömer (6), 2-Aşık dertli(19),3-Aşık Kerem(30), 4-Aşık Veysel Şatıroğlu(25), 
5-Aşık İhsani(5), 6-Aşık Şahturna(46), 7-Aşık Gürkani(29), 8-Aşık Sümmani(4), 
9-Aşık Yaşar Reyhani(8), 10-Kelkitli Aşık Serdari(4), 11-Aşık Kevseri(11), 
12-Aşık Meydani(25), 13- Aşık Sefai(37), 14-Aşık Gurkani(1), 15-Aşık İbreti(3), 
16-Aşık Çağlari(203),17-Aşık Yanari(58), 18-Aşık Boyacı(1), 19-Aşık Bayram 
Koç(1), 20-Aşık Hoyrat(6), 21-Aşık Dönmezi(8), 22-Aşık Serdari(8), 23-Aşık 
Mehmet Hoca(1), 24-Aşık Ali Ataş(1), 25-Aşık Şahmedi(70), 26-Aşık Ahmet 
Şahin(227), 27-Aşık Çepni(21), 28-Aşık Yorguni Muharrem(12), 29-Aşık Veli(122), 
30-Aşık Nizami(Nizamettin Kayacan)(5), 31-Aşık Nizami(7), 32-Aşık Fuat 
Çerkezoğlu(3), 33-Aşık Mevlüt İhsani(24), 34-Aşık Sabri Çulpan(27),35-Aşık 
Feymani(Osman Taşkaya)(18), 36-Aşık Meftuni(4)………..TOPLAM:1045 ŞİİR
 
 Aynı 
sitede, adında AŞIK kelimesi bulunan GRUPLAR’a da bir bakalım;
 
 1-Anadolu 
Aşıkları(79), 2-Türk Aşıklar ve Ozanlar Gurubu (54), 3-Aşık Sefil Selimi 
Anısına(15)
 Bu üç grubun dışındaki yaklaşık 15 grubun ise 3-5-7 üyesi 
bulunmaktadır.
 
 Bu DURUMDA;
 
 1-Her dileyenin dilediği zaman üye 
olabildiği ve grup kurabildiği bir ortamda, AŞIKLIK GELENEĞİ’nin bir sahibinin 
ve takipçisinin; yani bu hususta bir organizatör-görevlinin bulunmadığı 
anlaşılmaktadır. Dileriz antoloji com sitemiz editörleri AŞIKLAR konusunda 
eleştirimizi dikkate alırlar.
 
 2-Kimi aşıkların isimleri çift, kimi 
aşıkların şiirleri başka kaynaklardan, bu işin ehli olmayanlar tarafından 
aktarıldığı-eklendiği için, yanlış, yazım kurallarına uygun değil.
 
 3-Türk 
Şiirimizin köklerini teşkil eden aşıklık geleneğinin zirve aşıklarına yakışır 
yeni internet sayfaları düzenlemelerinin yapılmasının şart olduğu 
meydandadır.
 
 B-OLUMSUZ ÖRNEKLER
 
 Aşağıda vereceğim örnekler 
karşısında şaşıracaksınız belki de. Adının başına AŞIK kelimesini eklemekle aşık 
olunmadığı gerçeği, bu şiirlerde bas bas bağırmaktadır.
 
 HECE VEZNİ’nin 
temellerini teşkil eden KAFİYE, KITA, KALIP gibi fiziki kuralların bile nasıl 
dikkate alınmadığını, aşık adı ile aşıklık geleneğiyle nasıl bu kadar ters 
düşüldüğünü göreceğiz. Kökleri tarihin o muhteşem derinliklerine kadar uzamamış, 
sonradan bitme, laf olsun kabilinden, göstermelik aşıklığın nerelere kadar 
uzandığını göreceğiz.
 
 Defalarca yazıp söyledik, defalarca da yazıp 
söylemeye devam edeceğiz.
 N’olur HECE ŞİİRİ yazacaksanız KAFİYE ve REDİF 
arasındaki farkı FARKEDİN diye…
 Ama bunlar, ama bu kendini AŞIK ilan 
edenler, halâ okumuyorlar, halâ kulakları tıkamışlar. Halâ çalakalem yazmaya 
devam etmekteler.
 
 
 ÖRNEK:1
 Aşık OĞLAN diye bir aşık var, 2 şiiri 
yayınlanmış; her ikisi de SERBEST ŞİİR. Şiirlerinden birisi “Aşka Sövgü” 
başlıklı ve aynen şöyle :
 
 Aşka 
Sövgü
 Şimdi sitemkar bir alemin içinde
 Bilmiyorum bu kaçıncı sigaram,
 Biz kaçıncı senede.
 Çok doluyum,her rahatlığımı
 Bir rakı şişesine 
borçluyum
 Öfkem doruklarda,
 Sövüyorum sana birde zamana
 Ah zalim 
kız,
 Ben ne yaptım ki sana
 Ben ne yaptım kahpe felek de
 Yaktın beni 
bu sevdada
 Bu sevda ki uğruna hayatımı koydum
 Sonra içimdeki gururu 
teperek kovdum
 Şimdi beni gören aşık yerine hasta diyor
 Ama ben 
şikayetçi değilim
 Çünkü aldım hepsini gözüme
 Seni de Ölümü 
de
 
 Aşık Oğlan
 
 Peki, bu oğlan, yani AŞIK OĞLAN; ŞİMDİ aşık-halk 
aşığı MI OLUYOR? Geçelim bir kalem… Güldürmeyin 
adamı!
 
 
 ÖRNEK:2
 
 Aşığın adına bakın şimdi. Neymiş? AŞIK KRAL…
 
 Toplam 5 şiiri olan AŞIK KRAL’ dan bir örnek :
 
 Gozlerine, 
bakislarina vuruldugun
 Olesiye Sevip Asik Oldugun
 Bir Tebessumu Cok 
Gorsun
 Gelde Yikilma Gelde Kahrolma
 
 Bir Gülüsüne Canimi Veririm
 Ben Sevdimmi Böyle Severim
 Dedigin Sana Dusman Olsun
 Gelde Yikilma 
Gelde Kahrolma
 
 Evet ne dersiniz buna? Okuduğumuz bu 2 kıtalık şiirdeki 
kafiyelere bakın, yazım kurallarını hiçe alışa bakın. Kalıba, ölçüye bakın hele…
 
 
 ÖRNEK:3
 
 
 3 şiiri bulunan KARAMANLI Aşık Samiha OĞUZ’dan 
bir örnek:
 
 Bak ağlıyor için için,
 Hani nerde kadın hakları
 Çalışırız geçim için,
 Hani nerde kadın hakları
 *****
 Meclislerden yerilmişiz,
 Aklı kısa görülmüşüz,
 Hep zorula 
verilmişiz,
 Hani nerde kadın hakları
 *****
 Kirmanını eğirmez mi,
 Hamurunu yoğurmaz mı,
 Seni beni doğurmaz mı,
 Hani nerde kadın 
hakları
 *****
 Tık demeden dövülürüz,
 Ana avrat sövülürüz,
 Sık 
sık evden kovuluruz,
 Hani nerde kadın hakları
 *****
 Derde yoğa 
alışığız,
 Çilelerle buluşuğuz,
 Birkez gülsek yılışığız,
 Hani nerde 
kadın hakları
 *****
 Hatuni'yim ne diyeyim,
 Bitmezki daha sayayım,
 Cevap verin de duyayım,
 Hani nerde kadın hakları
 *****
 (Aşık 
Hatuni)
 Semiha Oğuz
 Karaman
 
 BU Aşık HATUNİ’ nin Karaman’ da 
bulunan ve AŞIKLIK GELENEĞİYLE HECE ŞİİRİNİ çok iyi bilen üstadımız Hikmet 
ELİTAŞ’ tan neden yardım ve destek istemediğini de anlamamaktayım. Burada da 
KALIP – ÖLÇÜ hatası açıkça 
görülmektedir.
 
 ÖRNEK:4
 
 HAYRET!
 
 Bir Deli/ Muammer ÇELİK 
rumuzuyla bir kardeşimiz :” bir düzüne siirlerinizi okudum. sabah sabah icimi 
acti her biri, her biri ayri ayri guzel, yureginize saglik, dost.” DEMİŞ
 
 VE aynı şiire SÜRME rumuzlu kişi de : “güzel bir şiir. güzel bir 
taşlama... tebrikler..” diyor.
 
 HANGİ ŞİİRE? KİMİN ŞİİRİNE 
dersiniz?
 
 Adamı hayvanı tanıyıp bilmez
 Vakıtlar gelende abdestin 
almaz
 Ezanlar okunur namazın kılmaz
 Camilere gider minber 
beğenmez
 
 Diye başlayan AŞIK KEREM’in şiirinin altına…
 
 Belikli AŞIK 
KEREM’in kim olduğunu, hangi tarihlerde yaşadığını bilmiyor bu kardeşlerimiz. 
Gerçi ölümsüz AŞIKLARIMIZ arasındadır Kerem, ama,keşke yaşasaydı ve keşke onun 
ayarında bir aşığımız da bugün yaşıyor olsa. Öyle değil mi?
 
 Bir başkası 
da ne yazmış, şuna bir bakın :
 
 "Helal olsun...Keremler ölmez.... Gamlan 
gamlan ki böyle dertli yazasın... Sevgiler...."
 Rumuz: yetkisiz şair 
de
 
 Aman felek yandım senin elinden
 Bu garip gönlüme ah ü zâr gelir
 Ah ettikçe karlı dağlar iniler
 Haber aldım kervan ile yâr gelir
 
 Şiirine “GAMLAN, GAMLAN Kİ BÖYLE DERTLİ YAZASIN” diyor. Hayret etmiyor 
musunuz?
 
 BİR BAŞKA ŞİİRE DE; "çok güzel. kalemin dostluğuyla kalın. 
tebrikler. tuğba tekeli"
 Rumuz: YOSUN diye not yazılmış. Buyurun, ne 
dersiniz?
 
 Beğenmediniz mi?
 Aşık Kerem’e KUTLARIM SENİ DOST diyene ne 
dersiniz?
 
 
 "ÇOK İÇTEN SESLENİŞ DUYGULAR ŞAHA KALMIŞ SEVMEK BU OLSA 
GEREK...KUTLARIM DOST...........HİCABİ CEYLAN"
 Rumuz: eRiŞiLmEzİm / Hicabi 
CEYLAN.. Hangi şiirin altına yazmış bu notu dersiniz?
 
 İşte 
şiir:
 
 Ne kaçarsın benden ey yüz ü mahım
 Seni sever var mı benden 
ziyade
 Ruz-i şeb durmayıp alırsın ahım
 Aşığın ağlatma bundan ziyade
 
 Kaşların yay mıdır kirpiğin ok mu
 Bir kez ben de sana sarılsam çok 
mu
 Hey zalim göğsünde imanın yok mu
 Sana lazım değil benden ziyade
 
 Gel ver muradımı ben de bileyim
 Çok ağlattın bugün ben de güleyim
 İstersen canım sana kurban olayım
 Hünerim yok sana bundan ziyade
 
 Hercaisin gonca gülün kokulmaz
 Cevredersin nice hatır yıkılmaz
 Kerem der ki mah yüzüne bakılmaz
 İnsanı yakarsm günden 
ziyade
 
 Aşık Kerem
 
 İşte bu şiirin altında… KUTLARIM DOST… Benim 
soyadımı taşıyan HİCABİ KARDEŞ’in AŞIK KEREM hakkında bilgi sahibi olmadığına 
inanasım gelmiyor. Birisi beni uyandırsın n’olur!
 
 Meşhur TELLİ TURNAM 
şiirinin altında ki “"Tebrikler dost, güzel"
 Rumuz: Mertce” yazısına ne 
dersiniz?
 
 Ahhh bu şiir altı notları… Bunlara YORUM mu diyoruz sahi? 
Demeye deriz valla… Tutan mı var bizi. Dersek deriz 
işte…
 
 
 ÖRNEK:5
 
 
 Bir BAŞKA KONU :
 
 Görmedim dünyada 
rahat yüzünü
 Yanılıp bu aşka başım koşalı
 Bu babta ben gibi cahil olursa
 Deryalar menendi biz de coşalı
 
 Hubların cevriyle biz nun'a döndük
 İnleriz daima kanuna döndük
 Şaşırdık kendimiz Mecnun'a döndük
 Bu 
hicran dağını üste aşalı
 
 Halime bu alem hep güler oldu
 Aşkım da 
yenilmez besbeter oldu
 Rakıplar aşkıma aş yerer oldu
 O tıfl-ı nevresle 
biz konuşalı
 
 Karşımızdan geçti bir çeşm-i gazal
 Gönlümün mürgunu 
avladı derhal
 Bendesin eyledi billahi abdal
 Gerdana sardıkça o beyaz 
şalı
 
 Aşıklar aşk ile bi-karar olur
 Hem aklı başından tarümar olur
 Abdi der doğrusu şivekar olur
 Seversen cihanda yine Paşalı
 
 Aşık 
ABDİ
 ve bu aşık’ın bir tek şiiri yer almış, o da bu şiiri.
 
 Bu şiirin 
altında ise tek bir “yorum” var. Tanıdık bir imza. Zülfikar Yapar KALELİ gibi 
çok güvendiğimiz bir isim. Demiş ki;
 
 "Aşıklar aşk ile bi-karar olur Hem 
aklı başından tarümar olur Abdi der doğrusu şivekar olur Seversen cihanda yine 
Paşalı Şiir aşıklama türü olduğu doğru fakat o kadar çok anlamı bilinmeyen ve de 
gereksiz kelime kullanılmış ki, pek birşey anlamak mümkün olmuyor. Ben eski 
kelimelere az çok aşına biri bilirdim kendimi. Yaşınızın kaç olduğunu bilmiyorum 
ama bu şiiri gençlerin anlayamayacağını biliyorum. Biraz daha genel kelimelerle 
anlatırsanız veya şiirin altına kullandığınız kelimelerın anlamlarını yazarsanız 
daha iyi olur derim. Selamla Kaleli"
 Rumuz: Zülfikar Yapar 
Kaleli
 
 Diyor.
 
 Bakıyoruz, antoloji com da Aşık ABDİ’ nin hayatı 
bölümüne karşımıza şu bilgiler çıkıyor :
 
 Aşık Abdi'nin yaşamıyla ilgili 
fazla bilgimiz yok. İstanbul'lu olabileceği üzerinde duruluyor, bir 'İstanbul 
aşıkı' olabileceği üzerinde de. Aruz ölçüsüyle de şiirler yazmış. Bu 'İstanbul 
aşık'lığı da İstanbul için yazdığı bir övgü şiirine dayandırılıyor.
 
 Bir 
destanından 1752 yılında Mekke'ye sürüldüğü, Mekke'de üç yıl kaldığı, sonra 
İstanbul'a döndüğü sonucuna varılıyor.
 
 Aşık Abdi'nin, Aşık Ömer'le 
Gevheri'den etkilendiği de görülüyor.”
 
 Belki, AŞIK ABDİ hakkında bu 
bilgi, KALELİ üstadın bu ŞİİR ALTI yazısından sonra eklenmiş olabilir. Biz 
burada konunun o tarafını değil, DİL konusuna DİKKAT ÇEKMEK istiyoruz.
 Evet, 
ESKİ ŞİİRİMİZİN RÜZGARI’nı getirecek AŞIKLAR SAHİFELERİ’nde, DİVAN EDEBİYATI 
tesirinde şiirler kaleme almış AŞIKLARImız da ELBET bulunacaktır. Şiir 
sitelerinde, bu şiirlerin sayfaları altında; ehil kişiler, dilciler tarafından 
KELİME AÇIKLAMALARINA da yer verilmesi gerektiğine buradan bu vesileyle işaret 
ediyoruz.
 
 
 ÖRNEK:6
 
 Ya AŞIK GARİP’e ne dersiniz?
 Bu mu AŞIK 
GARİP?
 İyi ki hakkında bilgi verilmemiş, üstelik “Telif Haklarına” takılmış 
şiirleri, sadece 2 şiiri var.
 
 Buyurun bakalım Aşık GARİP adıyla ne 
yazılmış?
 Liseli Aşkımın Hikayesi
 Seni düşündüm de yıkıldım yine
 Yüreğim bölük pörçük oldu inan
 Gözyaşım damlayıverdi yüreğime
 Sandım 
kikıyamet koptu inan
 Ah! sevgilim dönecektin ya hani
 Kaç bahar geçti 
aradan,
 Kaç kız kaç oğlan doğdu anadan
 Düğün yapacaktık evlenecektik 
hani
 Gelinlik damatlık giyecektik hani
 Beraber gülüp eğlenecektik hani
 Ah! sevgilim dönecektin ya hani
 Bizim aşkımız büyük diyordun
 Beni 
ölümüne seviyordun
 Çocuklarımıza ad arıyordun
 Ah! sevgilim dönecektin ya 
hani
 Düğünü vardı bugün Emine'nin
 Hani senin sıra arkadaşın Emine
 Ne 
kadar mutluydu görsen
 …………………………………
 ……………………………………”
 
 Ya işte 
böyle…
 
 KALIP-HECEDEN Bİ HABER…. Öyle değil mi?
 
 ÖRNEK:7
 
 AŞIK 
SEHERİ’ nin 8 adet şiiri var, çoğu “mani” tarzında, ama, biz mani tarzında 
olmayan bir şiirini örnek olarak sunalım :
 
 “Can işte canan hani?
 Dert 
işte, derman hani?
 Gönül sarayım bomboş,
 Beklenen sultan hani?
 
 Sevgimi haykırsam kim duyar beni,
 Mecnun benim, uğruna ölecek Leyla 
hani?
 
 Ferhad'ım, sevgili için varlığımı delerim,
 Dağların ardında 
bekleyen Şirin hani?
 
 Aslı'nı kaybetmiş bir Kerem'im ben,
 Sureti 
bulmuşum, ya Aslı hani?
 
 Hülyabendim, bağlısıyım Hülyamın
 İşte ben 
buradayım, ya Hülyam hani?”
 
 Bu cümleler, size yabancı değil sanıyorum. 
Hele azıcık düşünün bulursunuz, kesin…
 
 Ve
 Manilerine tabi…?
 Fazla 
üzerinde durmadan süratle Örnek 8’e geçelim.
 
 ÖRNEK:8
 
 
 AŞIK 
BAHARİ’ ye bakın hele! 2 şiiri var :
 
 Seni Sevdiğim Kadar
 Dağ 
yamaçlarında açan papatyaları
 Ürkek bakışlarla beni izleyen kedileri
 Haziran ayının sarışını kayısıları
 Sevebilseydim seni sevdiğim kadar
 
 Geceler loş ışık saçan park ışıklarını
 Bülbüllerin manalı manalı 
ötüşlerini
 Yanımda sayılan paraların sesini
 Sevebilseydim seni sevdiğim 
kadar
 
 Bana hayat veren küçücük kalbimi
 İçimde bitmesi imkansız olan 
derdimi
 Seni delice seven kendimi
 Sevebilseydim seni sevdiğim kadar
 
 Dünya bir kervan bense arabacı
 Söylesene bir şişe sevgi varmı hancı
 Bilseniz bu hayat ne acı
 Çekebilseydim seni sevdiğim kadar
 
 Ölüme 
savaş açmak neyime yarayacak
 Göz yaşlarım sel olup çağlayacak
 Sanmaki 
hayat son olacak
 Sevseydin sende beni
 Seni sevdiğim kadar
 
 Aşık 
Bahari
 
 
 Sevmem Geceleri
 Bir ben mi böyleyim acaba geceler
 Hüzünlü şarkıların tek dinleyicisi
 Göz yaşlarım sel olmuş yağmurlara
 Dertlerim şair olmuş geceleri
 Özlem duyar olmuşum sabahlara
 Mızrap 
olmuş yüreğime geceleri
 Ulaşamaz olmuş gözlerim martılara
 İsyan eder 
olmuşum kara bahtıma
 Şiirler yazmışım aşkıma..geceleri
 
 Perçinlemek 
istedim yüreğimi gündüzlere
 Hayatımdan söküp atmak istedim bilmeceleri
 Katılmak istedim candan sevenlere
 Yolumu kaybettirdi kış geceleri
 Kendimi anlatmak istedim beni bilmeyenlere
 Beni kul etti gönülden 
sevmeyenlere
 İşte bundan dolayı hiç sevmem geceleri
 
 Aşık 
Bahari
 
 KAFİYE kaybetmiş kendini.
 YAĞMURLARA/ SABAHLARA /MARTILARA/ 
BAHTIMA kafiye oluyor ha?
 GÜNDÜZLERE /SEVENLERE/ SEVMEYENLERE kafiye oluyor 
ha?
 
 Kafiye’nin “Kâfi !!!”, “YETERRR!!!” deyişini duyuyorsunuz sanıyorum. 
Öyle değil mi?
 
 ÖRNEK:9
 
 Örnek 1 de AŞIKOĞLAN diye bir SERBEST 
GÜREŞÇİ mi desek, SERBEST ŞİİR yazarının AŞIK adını alışını anlatmıştık. Aynen 
onun gibi bir AŞIK var, adı GİZLİ aşık.
 
 “GİZLİ AŞIK” I OKUMAYA NE 
DERSİNİZ? 3 ŞİİRİ VAR İKİSİNİ SUNALIM:
 
 Balık
 Denizin ortasında küçük 
bir balık gibiyim
 Dalgalara karşı koymaya çalışan
 Habire çırpınan
 Bir koy arıyorum ama
 Tüm koyların kapıları kapalı
 Tam bir koy buldum 
derken
 Yüzüme kapanan kapısı
 Ve sonunda yine dalgalar mücadeleler
 Artık sonuna gelen direnme gücüm
 Güzelim
 Koyun kapısını niye 
kapattın
 Sonuma sonsuzluğa doğru
 Sürükleniyorum artık
 
 Gizli 
AŞIK
 
 Son Halim
 Korkmuyorum artık ağlamaktan
 Doya doya ağlıyorum 
sensizliğime
 İlk defa ağlıyorum ölesiye
 İlk defa korkmuyorum hiç bir 
şeyden
 Sensiz geçireceğim günlerden korktuğum kadar
 Ölümde böyle olsa 
gerek
 Tek üzüntü
 Sevdiğinin yanında olmaması
 Güzelim
 
 Gizli 
AŞIK
 
 
 ÖRNEK:10
 
 
 Alın 17 şiiri olan bir AŞIK AHMET Eseri 
:
 
 
 BİLMİYORUM
 Neden seni bu kadar seviyorum? Bilmiyorum...
 
 Peki nasıl sana böyle aşık oldum? Bilmiyorum...
 
 Ben neden 
kendimi mutlu hissediyorum? Bilmiyorum...
 
 Peki zalim gurbeti dahi 
sevmemi sağlayan ne? Bilmiyorum...
 
 Gözlerine bakınca neden gülümsüyorum? 
Bilmiyorum...
 
 Sesini duyunca neden uçar gibi oluyorum? Bilmiyorum...
 
 Neden elini tutunca kalbimin atışı değişiyor? Bilmiyorum...
 
 Neden resmini öpsem içim bi hoş oluyor? Bilmiyorum...
 
 Niçin 
artık gelecekten korkmuyorum? Bilmiyorum...
 
 Sıkıntılarımı neden 
unutuveriyorum? Bilmiyorum...
 
 Peki ama neden hep seni düşünüyorum? 
Bilmiyorum...
 
 Niçin benim için bu kadar önemlisin? Bilmiyorum...
 
 Neden hasretle kavuşacağımız günü bekliyorum? Bilmiyorum..
 
 Niçin 
sevgilileri gördükçe için acıyor? Bilmiyorum...
 
 Niye hasrete böyle 
dayanabiliyorum? Bilmiyorum...
 
 Neden sana böyle güveniyorum? 
Bilmiyorum...
 
 Hayatımı neden senin ellerine veriyorum? Bilmiyorum...
 
 Mutluluğumu neden sana bağlıyorum? Bilmiyorum...
 
 Geleceğimi 
neden seninle planlıyorum? Bilmiyorum...
 
 Hayır...Hayır....
 
 Ben 
hepsinin cevabını biliyorum.
 
 Sen benim hayatımın eşi,
 
 Geleceğimin güneşi,
 
 Gecelerimin parlayan yıldızı,
 
 Sıkıntımın, derdimin dermanı,
 
 Ömrümün yaşam fermanı,
 
 Hayatımın tek sahibesi,
 
 HATUNUMSUN....
 
 Ben onu, bunu 
bilmem de
 
 Tek ve Çok iyi bildiğim bişey var....
 
 SENİ HERŞEYDEN 
ÇOK SEVİYORUM BİTANEM.....
 
 Aşık AHMET
 
 ÖRNEK:11
 
 
 Telif 
haklarına TAKILMIŞ AŞIK KEKO ‘da. Şiirinin başlangıç kısmı şöyle, buyurun 
ibretle okuyun bakalım:
 
 Ben Seni Sevdim Diye
 Seninle bir yuvamız olsun 
isterdim ömrüm kollarında geçsin isterdim senden başkasını nasıl severdim sen 
beni bir türlü anlamıyorsun ben seni sevdim diye sitemmi ediyorsun ben seni 
sevdim diye benden kaçıyormusun
 …………………………….
 
 AŞIK HALİL’ den bir örnek 
: (İYİ ki sadece bir tek şiiri var)
 
 
 ÖRNEK:12
 Bilmiyorum
 nasıl 
anlatacağımı bilmiyorum
 nasıl anlatamayacağımı biliyorum
 gözündeki 
ışıltıyı
 yüzündeki gülümsemeyi
 yüreğindeki sevgiyi
 yüreğimdeki 
sevgiyi
 anlatmaya çalışacağım
 anlatamayacağım
 hisset diyeceğim
 hissettiğini hissedeceğim
 seni bir kez daha seveceğim
 bir kez daha 
anlatamayacağım
 biliyorum
 nasıl anlatacağımı bilmiyorum
 
 Aşık 
HALİL
 
 
 ÖRNEK:13
 
 
 GÜNÜN ŞİİRİ AŞIK KURBANİ’ den 
olunca;
 
 
 BU ŞİİR DÜN KAYDEDİLMİŞ, BUGÜN GÜNÜN ŞİİRİ OLMUŞ...İLGİNÇ... 
demiş, Eskişehir’den rumuz Acil Hayat
 
 ve aynı şiire Hak Şahini rumuzuyla 
yapılan yoruma bakın :
 
 ('dedi acep deli divanedir bu'
 ne imla(!),ne 
cezalet(!)ne edebiyat(!)ne selaset(!)ne mana(!),ne mantık(!)ne zevk(!),ne 
belağat(!),ne halavet(!),ne taravet(!) heyy bee!şiir dediğin; adamı böyle 
öfkeden hoplatıp,zıplatmalı ,dimi yaaa!
 'dedim, yedi'(!) mantığı bu olsa 
gerek?)
 Ve AYŞENUR YAZICI açıklıyor;
 
 (Aşık Kurbani 16.Yüzyılın 
ozanlarından biri.Günümüz şiirine bakıp,edebi anlatımlarda nerelerden nerelere 
geldiğimizin anlatılması,safiyetin ve ifade ediliş şeklindeki samimiyetin 
anlaşılması,mukayese edilmesi bakımından iyi olmuş seçilmesi...
 Böyle 
değerler günün şiiri sayfasına konulurken öz geçmişlerinin de kısa da olsa ek 
bir sayfayla okuyucuya iletilmesi dileğimle.
 BU KEZ BEN YAPMIŞ OLAYIM:
 Güney Azerbaycan’daki Diri köyünde doğdu. 16. Yüzyılda yaşadığı bilinmesine 
karşın doğum ve ölüm tarihleri ve gerçek adına ilişkin veri bulunmamaktadır. 
Kurbani ya da Kurbani Peri olarak bilinmektedir.Şiirlerinden yola çıkarak eğitim 
gördüğü anlaşılmaktadır. Aşıklık geleneğini ve bağlama çalmayı kimden ve ne 
zaman öğrendiğine ilişkin de somut bir bilgi bulunmaktadır.
 Azerbaycan 
aşıklık geleneğinin ilk önemli temsilci olarak kabul edilen Kurbani, yalnızca 
yaşadığı yörelerde değil Anadolu içlerine dek tanındı ve şiirleri, türküleri 
geniş kesimlerce söylendi. Günümüz Kuzeydoğu Anadolu aşıklarını birçoğu için 
manevi usta olan Kurbani’nin eserleri hem halk arasında sözlü olarak yayılarak 
bugüne geldi, hem de önceki yüzyıllarda da olmak üzere birçok cönkte 
yeraldı.Halk şiirinin her türünde önemli örnekler veren Kurbani, dönemin 
hükümdarı Şah İsmail’in himayesindeki aşıklardan biri oldu.
 Kurbani hakkında 
hem Azerbaycan’da hem de Türkiye’de birçok araştırma yayınlandı.)
 
 Peki 
şiir ? İşte Şiir:
 
 Dedim.. Dedi..
 Dedim dilber gitme birdem danışak
 Dedi sözün yoktur bahanedir bu
 Dedim bir nezer gıl aşık haline
 Dedi 
acep deli,divanedir bu.
 
 Dedim sana aşık olan can budur
 Dedi senin 
aşkın akar bir sudur
 Dedim cevan ömrüm çürüyüp gedür
 Dedi abes sözdür, 
efsanedir bu.
 
 Aşık KURBANİ
 
 
 ÖRNEK:14
 
 
 Bir AŞIK HASAN 
şiiri okumaya ne dersiniz?
 
 Ayrılık
 Seni sevdiğimi gülüm,
 Dağlar, taşlar anladı.
 İsterdim sende benim gibi sev.
 Ne oldu da ayrıldık,
 Kurtlar kuşlar 
bile ağladı.
 
 Aşık HASAN
 
 Bl ki hoşunuza gitmiştir. (!) aynı aşıktan 
bir şiir daha okuyalım:
 
 Sensiz Ölürüm
 Hayatımın var olmasının 
sebebiydin,
 Sen olmadan yaşayamaz ölürdü
 Yanımdan gittiğin her saniye,
 Yanımda ayrıldığın her dakika,
 Benim için ölüm oldu.
 
 Seni o 
kadar çok seviyorum ki,
 Senin için kurtlara kuşlara feda olurum.
 Sen 
benim ilk göz arımsın,
 Senin için her şeyi yaparım.
 Anla artık seni çok 
seviyorum, sensiz yaşayamam.
 
 Aşık 
HASAN
 
 
 ÖRNEK:15
 
 
 Sadece bir adet şiiri bulunan Aşık Sedat’a 
kulak verelim bakalım :
 
 (Sevda Hasreti
 Hani yüreğimdeki güneştin 
ısıtırdın beni, hani beni çok severdin, eritirdin yüreğimdeki sevda hasretini, 
geceleri rüyalarımı süslerdin, rüyalarındaki prensin olamk isterdim, ümitim 
olurdun benim, sevda türküleri söylerdin, sabahlara kadar dinlerdim seni, 
inlerdi yüreğim büyülerdi gözlerin beni, sesini duyma özlemiğle yaşadım 
yıllarca, umutsuzdum ama unutamadım seni, ecelim olurdun benim, alıp götürürdün 
beni gittiğin yere, yaşardım sana olan sevgimle, yolunu gözlerdim, gecelerce bir 
ümit beklerdim seni, anladım sevgilim dönmeyeceksin geri, artık sevmeyeceksin 
beni, peki canım gidiyorum, aşkını maziye gömüyorum, ama bilki seni çok 
seviyorum.)
 
 
 
 ÖRNEK:16
 
 
 Sadece bir şiiri bulunan 
aşıklardan birisi de Aşık TUNCER. Okuyalı mı, ne dersiniz?
 
 Beni Burda 
Tutamazsın
 Yol ver gideyim sılama
 Beni burda tutamazsın
 Sazım çalar 
öykümü
 Gurbet dinlesin türkümü
 Sevdiklerim öldümü
 Beni burda 
tutamazsın
 
 Bugun bayram ağlıyorum
 Hasretlik çekiyorum
 Anamı cok 
özlüyorum
 Beni burda tutamazsın
 
 Gurbet yakmış şu bağrımı
 Eller 
çekmedi kahrımı
 Özlemişim vatanımı
 Beni burda tutamazsın
 
 Aşık 
TUNCER
 
 
 ÖRNEK:17
 
 Doldur-boşalt AŞIKLARINDAN BİRİSİ İŞTE . Aşık 
Erayi
 
 Tam 8 şiiri var, üçünü okuyalım.
 
 Adı Yok
 Güller içinden 
kırmızıyı seçerim
 Senin uğruna ben canımdan geçerim
 Belki elinden soğuk 
suyun içerim
 İnan sensiz hiçbirşeylerin tadı yok
 
 Nasıl olur dersin 
de inanmazsın
 Aşk olurmu dersinde adın anmazsın
 Sende benim gibi cayır 
cayır yanmazsın
 Gönül işinde ne peri ne cadı yok
 
 Doğru söylerim 
nafile kulak asmazsın
 Ayrılırsak ölürüm mezarım kazmazsın
 Senki aşk 
mühürüne parmak basmazsın
 Hakk dergahında ne hakim ne kadı yok
 
 Seni 
görmeye nasıl ömrüm yetmeli
 Karşısına geçip şu güzeli seyretmeli
 Kalbimi 
mi göndermeli yoksa ne etmeli
 Uçursam desem kalbimin kanadı yok
 
 Kaç 
yıl oldu sen sılada neylersin
 Aslı yok ama yine seviyorum söylersin
 Sevmiyorsan canım niye gönül eylersin
 Anladımki sendeki sevdanın adı 
yok
 
 Aşık Erayi
 
 Aşık-Güzel-Şeytan Üçlüsü (Dini - Tasavvufi)
 Aşık 
sevda peşinde
 Şeytan Yüzon yaşında
 Güzel pınar başında
 Yazar mezar 
taşında
 
 Şeytan azab yanında
 Sapan onun kolunda
 Kafir buldu 
sonunda
 Hepsi ahret yolunda
 
 Aşık sevap şehrinde
 Güzel kevser 
nehrinde
 Şeytan dünya kahrında
 Hepsi Allah seyrinde
 
 Aşık 
Erayi
 
 Hadi Ver Ellerini
 Aşk bir sudur, camlarda buharlaşan
 Sevdasız yüreklerde donup, karlaşan
 Camlara aşk yazısıdır tek yerleşen
 Hadi o camları beraber açalım ver ellerini
 
 Sende benim gibi canı hep 
sıkkınsın
 Herşeyimsin sen benim gizlim saklımsın
 Gel kaçalım dese 
yerinde olmayan aklımsın
 Hadi uzaklara beraber kaçalım ver ellerini
 
 Yıldızlar akar gök yüzünden gece olunca
 Yar adı dilden düşmeyen bir 
hece olunca
 Yıldızlar toplanıp bir bilmece olunca
 Hadi onları beraber 
saçalım ver ellerini
 
 Saçlarımız ağarıp her geçen gün kırlaşır
 Aşk 
anlatılmaz elegüne aramızda sırlaşır
 Aşk kadehte her yudumda iksirleşir
 Hadi o iksiri beraber içelim ver ellerini
 
 Sırattan incedir kıldan 
ince sevda köprüsü
 Sen gönüllerde ak güvercin bir ömür törpüsü
 Atlamaksa 
kalbindeki basit ölüm korkusu
 Hadi o korkudan beraber uçalım ver ellerini
 
 Sürünürsün türlü kokuları misk-i amberi
 Sen düğünde gelin bende 
düğünün kamberi
 Görünüyor yolun ucu bak feleğin çemberi
 Hadi o çemberi 
beraber geçelim ver ellerini
 
 Koşalım dağlarda kırınca bayırınca
 Baban zengini görüp beni kayırınca
 Gün gelip zalım felek bizi de 
ayırınca
 Hadi o ölümü beraber seçelim ver ellerini
 
 Ben ölünce sen 
başkasına gönül verirsen
 Murat görmedikçe sen başka murat alırsan
 Ben 
göçünce eğer sen yapayalnız kalırsan
 Hadi öbürdünyaya beraber göçelim ver 
ellerini
 
 Aşık ERAYİ
 
 ÖRNEK:18
 
 4 adet şiiri bulunan BEDEVİ 
AŞIK’ın bir şiirine göz atalım hele:
 
 Ateş-i sevda
 eylemci bakışlarını 
altında
 kimbilir neler gizlidir
 yürek yarem
 mor daglarımın gülüşüsün
 yüksek rakımlarımın izdüşümüsün
 yüreginden yüregime
 ihtilaller 
koparan
 beynime korkular salan
 devrimci bir ayaklanmanın
 ta 
kendisisin
 yürek yarem
 ayyuka yükselmiş figanım
 kara bulutların 
habercisi
 katranlar düşmüş yüregim
 dünyanın fakru acizi
 yürek yarem
 bu dert bende fiili
 sende gizli
 ne olur geri dön
 bitsin bu 
amansız beklenti
 yürek yaremadı gül
 
 Bedevi 
AŞIK
 
 ÖRNEK:19
 
 
 Veeee ANTALYA’ dan bir ses. Daha da hiçbir şey 
diyemiyorum. 11 şiiri kayıtlı.
 
 Affet Beni
 Bu gün mübarek bayramdır
 Gurbetten gelirler anacığım
 Büyüklerin elleri öpülür
 Hal hatır 
sorulur bu gün
 Hastalar ziyaret edilir
 Acil şifalar dilenir bu gün
 Ben gelip elini öpemedim
 Halini hatırını soramadım
 Hastayım ana 
affet beni
 Bu gün bayram babacığım
 Mezarlıklar ziyaret edilir
 Fatihalar okunur ölmüşlere
 Rahmet dilenir mezar başında
 Affetmesi 
istenir yüce Allahtan
 Bayram namazına gidemedim
 El açıp dua bile 
edemedim
 Hapis gibiyim kendi evimde
 Hastayım baba affet beni
 
 04.11.2005 AŞIK TURHANİ
 ANTALYA
 
 
 ÖRNEK:20
 
 Sonra da 
MEÇHUL AŞIK, okuyalım bakalım,19 şiiri kayıtlı :
 
 Aşk Ve İnsan
 Bir 
kaçış gibiydi
 Sessiz bir aşkın sonu gibiydi
 Bu ayrılık bir ölüm gibiydi
 İlk önce bir kurşunla vurulmuş
 Bu dünyadan sessizce ayrılmış
 Aşkımızı biz atmıştık ölüme
 Belki bu ölüm bütün aşkların sonu gibiydi
 Bilmiyorum hala içinde bulunan sevgilerin içinde aşk varmıdır
 Aşkta 
insanlar gibidir
 Doğar ve ölür
 Onu bir bebek gibi bakmalısın
 Ona 
şefkatini sevgini göstermelisin
 Yalnız aşk yaşlandığında biz ne yapıyoruz
 Onu bir kenara itiyoruz
 Şefkat ve sevgiden yoksun
 Bizlere kırgın bir 
şekilde ayrılıyor aramızdan
 Daha kimler aşkın acısını çekecek
 Yada 
kimler aşka zarar verecek
 Aşkı her şekle sokabiliriz
 Aşk bir kadın kadar 
zarif ve güzel
 Erkek kadar yakışıklı
 Ama insanlar aşkın şekline 
girebiliyorlarmı
 HAYIR! ! ! !
 
 
 ÖRNEK:21
 
 Ve Aşık ASLANİ (1 
şiiri kayıtlı)
 İstanbul
 Her tarafı bir dünyadır
 Gelin görün istabulu
 Gariplere bir mekandır
 Gelin görün istanbulu
 
 Tabiatın özü burda
 Çiçeklerin tozu burda
 Tüm dünyanın gözü burda
 Gelin görün istanbulu
 
 Bir yandan erenler yatar
 Sultan ahmet katkı katar
 Eyüp sultan 
yorgun yatar
 Gelin görün istanbulu
 
 Adası var modası var
 Tarihte 
neler sesi var
 Boğazda kaptanın sesi var
 Gelin görün istanbulu
 
 Sabahleyin kapı açılır
 Gümrükten neler geçilir
 Nice garipler 
geçinir
 Gelin görün istanbulu
 
 Aslaniyem gücüm yetmez
 Aklım erir 
gücüm çatmaz
 Tarif etmeylen bitmez
 Gelin görün istanbulu
 
 Aşık 
Aslani
 
 ÖRNEK:22
 
 
 26 şiiri bulunan Aşık Meriç neler 
diyor?
 Ozan Olsaydım
 Gönlümü sevgiye, aşka bağlardım,
 Yüreğimde seni, 
daim arardım,
 Yaradan aşkıyla, ben de çağlardım,
 Köz ile yanardım, ozan 
olsaydım.
 
 Üzülse de kalbim, gönül kırmazdım,
 Görmezsem karşılık, 
asla yormazdım,
 Ezilirdim ama, hesap sormazdım,
 Göz ile ağlardım, ozan 
olsaydım
 
 Bilirim devamlı, geldiğim yeri,
 Haksızlığa karşı, veririm 
seri,
 İleri hedefim, olamaz geri,
 Söz ile bağlardım, ozan olsaydım
 
 Ah edip ağlardım, dostun bağında,
 Şakıyıp öterdim, gülün dalında,
 Neler yazmazdım ki, gençlik çağımda,
 Güz ile solardım, ozan olsaydım.
 
 Üstat şairleri, örnek alırdım,
 Kötülere bende, korku salırdım,
 Unutulmaz sözde, dilde kalırdım,
 Yüz ile sağlardım, ozan olsaydım.
 
 “Amerika katil, katil” dir derdim,
 “Sadık yarim kara, topraktır” 
derdim,
 Millete istiklal, marşı mı? verdim,
 Saz ile çalardım, ozan 
olsaydım.
 
 Karaca oğlan’ın, şiir serisi,
 Pir Sultan Abdal’ın, gözü 
derisi,
 Şair Nedim’in de, aşkın perisi,
 Dal ile sarardım, ozan olsaydım.
 
 Köroğlu’na varıp, mertlik okurdum,
 Dadaloğlu’ ndaysa, sertlik 
dokurdum,
 Dertli’ de maraza, derman sorurdum,
 Sal ile savardım, ozan 
olsaydım.
 
 
 Dünyanın tatlısı ve acısına,
 Yüreği yananın, gir 
sızısına,
 Haksızca yiyenin, git karşısına,
 Yol ile tozardım, ozan 
olsaydım.
 
 Belkide ozansın, AŞIK MERİÇ’ im,
 Kafidir çevrene, senin 
sevincin,
 Hoş eder bizleri, gerçek bilincin,
 Gül ile konardım, ozan 
olsaydım.
 
 (15.11.2005/İstanbul)
 
 Not: www.antoloji.com sitesinde
 “ozanımızı tanıyalım” ifadesiyle
 lanse edildiğimde, cevaben 
yazılmıştır.
 
 Aşık MERİÇ
 
 ÖRNEK:23
 
 225 şiiri bulunan ÇAĞLAR 
AŞIK’ a bakın.
 
 Acıların Tadı
 Acılarında tadı olur mu düşünsene.
 İçinde kor edip yana yana yürüsene.
 Acılarında kıymetli olduğunu 
bilsene.
 Acılara sabır götürür yüce sevgiliye.
 
 Yanlızca biber acıdır 
sanıp yaşama.
 Mal, mülk kaybı acıdır deyip ağlama.
 En yakın sevgililer 
bile kalmaz burada.
 Acılara sabır götürür yüce sevgiliye.
 
 Asıl acıyı 
özünde duyup ağlayabilsen.
 Hak yolunda doğruca ilerleyebilsen.
 Ey can 
sende rızayı dileyip istersen.
 Acılara sabır götürür yüce sevgiliye.
 
 Ey canlar binelim sabır vasıtasına.
 Sabırla kavuşacağız sonsuz 
huzura.
 Bu huzur hiç bitip tükenmez orada.
 Acılara sabır götürür yüce 
sevgiliye.
 
 Daha ne söylensin diye beklersin.
 Saf ve temiz gönlün 
özüne yansın.
 Özüne dönmek isteyen Ona koşsun.
 Acılara sabır götürür 
yüce sevgiliye.
 
 (İstanbul - 05.05.2005)
 Çağlar 
AŞIK
 
 Aşıklara
 Mevlana gibi dönmek istersen.
 Yunus bülbül gibi 
ötmek istersen.
 Aşık Veysel gibi toprak olmak istersen.
 Bulup kapıyı 
senden, gire içeri O Sen.
 
 Bağlan Hazreti Muhammed Mustafa’ya.
 Durma 
gel kul ol sende yüce Allah’a.
 Oku, anla, anlat Kur-an’ı Kerimi.
 Uygula 
tüm farzlarla, sünnetleri.
 
 Hatasız kul, hiç olur mu?
 Rab katında, af 
yok olur mu?
 Aşık gönül diler isen,
 Bolca zikr edesin yüce Mevla’yı.
 
 Hak’ın vardır birçok sözü.
 Bilemeyiz bildirilmeyeni.
 Bildirilenleri anlamak için.
 Haktan yardım istemeli.
 
 O en büyük 
imdat eden.
 Yokmu seni hiç düşündüren?
 Boş yere ortada dolanma.
 Bunca sebep sence neden?
 
 Çağlar Aşık arar isen.
 Hak katında 
halin görsen.
 Şu kısacık Dünya’da,
 Bunca gevşekliğin neden?
 
 (İstanbul – 13.04.2005)
 Çağlar AŞIK
 
 Aşıklar
 Sevgi 
dağlarına, karlar yağmakta.
 Ruhlar sarmalanmış, aşklar yanmakta.
 Korlu 
aşklarının, harı semada.
 Narlı alevleri, uzar ufukta.
 &
 Zorlu 
dertlerine, sabır onlarda.
 Irmak çağlayanı, pınar onlarda.
 Yeşil 
ovalarla, güller onlarda.
 Sunar okuyana, gönül çağlarda.
 &
 Aşkla 
gönülleri, sevgi doludur.
 Sözle sohbetleri, nurla doludur.
 Çağı 
aşmışlardır, mekan sonsuzdur.
 Zaman kalmamıştır, huzur sonsuzdur.
 &
 Düşer dertlerede, derman ararlar.
 Koşar, kötülükle savaş yaparlar.
 Meydan olmasada, mekan bulurlar.
 Çağrı olmadanda, şifa olurlar.
 &
 İstanbul – 24.07.2005
 Hece: 2+4+2+3=11
 Çağlar Aşık – 
Aşıklar
 
 ÖRNEK:24
 
 Deli
 Gün olur, gelir bahar
 Dert etme 
gönül, eser rüzgar
 Hep deli eser...
 
 İçimde saklı durur
 Dert etme 
gönül, yağar yağmur
 Hep deli yağar...
 
 Gün gelir aşka dair
 Dert 
etme gönül, yazar şair
 Hep deli yazar...
 
 Aşık 
Miftâhî
 
 
 
 C-SONUÇ / DEĞERLENDİRME
 
 Yukarıda 24 olumsuz örnek 
sergilemeye çalıştım. Bunlar tabiî ki bana göre olumsuz örnekler. Peki bu 24 
örnek’ in dışında başka olumsuz şiir yok mu diye soracak olursanız, o kadar çok 
ki? Bunlar sadece FİZİKİ açıdan , kuşbakışı bir değerlendirme ile ORTADA-ALENEN 
GÖRÜNENLER.
 BUNLAR SADECE adının başına AŞIK kelimesini bir UNVAN olarak 
yakıştıranlar arasından seçtiğim örnekler.
 
 HECE ŞİİRİ yazıyorum sanıp 
DOLDUR BOŞALT TAKTİĞİ ile ÖNCE KAFİYELERİ ve AYAKLARI yazıp, çoğu kere de 
USTALARDAN ÇALINTI’ yla, yazdıktan sonra, kafiye ve UYAK arkalarını PARMAK 
HESABIYLA DOLDURAN MANZUMECİLER, KAFİYE HAMALLARI o kadar çok ki.
 
 Ben o 
kafiye HAMALLARI’ na MANZUME nedir, ŞİİR nedir, azıcık düşünmelerini tavsiye 
etmekteyim. Düşünmeliler ve ellerinin arasına o ŞİİRE İHANET HALİNDEKİ 
kafalarını alıp, BEN NE YAPIYORUM demelerini istiyorum.
 
 TAKLİT EDE EDE, 
İYİYE, GÜZELE; ÇALA ÇIRPA MÜKEMMELE VARILMAZ.
 
 İnternetin kolaylığı, 
anında yayına sunulma imkânının yol açtığı bu FIRTINA, BU KARA GECE 
BİTMELİ-GİTMELİ gayri. GÜN AYDINLANMALI-GÜNEŞ ÇIKMALI ARTIK 
Diyorum.
 
 Yaşadığımız bu kötü an, bu zindan karası zaman, şiir sanatının O 
GÜZELİM KANATLARI ÜSTÜNDEKİ AĞIRLIĞINI kaldırsın istiyoruz.
 
 İnternet 
siteleri bir OTO KONTROL MEKANİZMASI’ na kavuşmalıdır gayri.
 Şiiri kendine 
DAYANAK almış MESLEK BİRLİKLERİ’NE ek görevler verilmeli, YASAL DEĞİŞİKLİKLER 
YAPILMALI, GEREKİRSE ŞİİR BAŞINA ISBN NUMARASI ALINACAK BİR SİSTEM 
GETİRİLMELİ.
 
 ANADOLU AŞIKLARI gibi,MESELEYE ÇOK CİDDİ BAKAN GRUPLAR, 
sadece AŞIKLARI-OZANLARI bir araya getiren, kısaca AŞIKLIK GELENEĞİNİ YAŞATMA 
SEVDASINI BAYRAK YAPACAK BİR İNTERNET SİTESİ NİYE KURMAZ Kİ…
 
 GENÇLER, 
HEVESLİLER, AŞIKLIK GELENEĞİ ÜSTÜNE ARAŞTIRMA YAPACAKLAR, BU SAHADA KİM NE 
ARIYORSA O SİTEDE ARADIĞINI BULABİLMELİ. GÜVENİLİR BİR KAYNAK OLARAK BU SİTE 
HİZMET SUNABİLMELİ.
 
 AŞIKLIKLA BULAŞIKLIĞI KARIŞTIRMAYACAK YENİ HAMLELER, 
YENİ ÇABALARA HERGÜNKÜNDEN DAHA ÇOK İHTİYACIMIZ VAR.
   Mustafa CEYLAN   
 
 
 
 
 
 
 
 Yorumlarİçerik yoruma kapalıdır. 
 
 
 | 
 |