Dalga dalga gelirken deniz hep sen kokuyor
Balıklar suya vurmuş taşıdığın değerden
Her yazdığım sanadır, herkes seni okuyor!
Yine sâhile vurdum beni vurduğun yerden.
Hani, yaslandığında sırtın ıslanmıştı ya
Kumsal o günden beri yamaçlara küs gülüm!
" Patavatsız " nâmıyla gözden düşen o kaya
Başıboş dalgaların sığındığı üs gülüm.
Bilirsin, hırçınlığı bitmez Karadeniz’in
Bir durulur bir kopar; sırrına akıl ermez
Bunca fırtınalarda silinse bir tek izin
Bırak bana gülmeyi! Kendine selâm vermez.
Her sabah yeni baştan başlayıp telaşları
Güneş batana kadar burada böyle hayat
Topuklarına değen şanslı çakıl taşları
Yine koro olmuşlar yine aynı nakarat:
“ - Saçlarının boyuyla servi düşerken âha;
Kaşlarında hilâli görmeye dayanır mı?
Endamının tasviri ne büyük dert izaha?
Senden aşk rengi alan başka renk boyanır mı?
......................................................... ”
Şiir sensin, hece sen, zaman; gündüz, gece sen
Baktığım her noktayı bölüp bölüp gelensin
Âlemlere sığmaz ki içimdeki nice sen!
İzin ver hayâline hasretim gölgelensin.
Can değil candan öte; miracısın gönlümün
Özlemleri çıldırtan bir deli sevdasın sen!
Bir tek sen, sadece sen ilacısın gönlümün;
Aşkı Oflu’ laştıran bir aşk- ı şeydâsın sen...
Oflu / Mehmet Emin Türkyılmaz İstanbul
-
( Not: Her sitede adımın
ve şiirlerimin olmasını istemediğim için; yazılı izin alınmaksızın şiirlerimin
tek tek ya da blok olarak kendi kayıt ettiğim sitelerin dışında yayımlanmasına
izin vermiyorum.)